En samimi şekilde sizlerle uzun süredir kullandığım Dermabien ürünleri deneyimimden bahsedeceğim. Bu deneyimim kıymetli çünkü en az 2 ay süre ile kullandığım (jel dışında diğerleri tam bitmedi) nadir ürünlerden oluşuyor.

Markadan geçici süreliğine indirim kodu aldım 10 Şubat 2022’ye kadar www.dermabien.com adresinde kullanabilirsiniz. (komisyonsuz kod/link)

%20 İndirim kodu: Ceyda20

Sık ürün değiştirmemin temel nedeni bir çok ürün deneme fırsatımın olması. Fakat burada da gerçekçi olmak lazım iki haftada bir ürün değiştirirsem ne ben bir şey anlarım o üründen, ne size net bir şeyler söyleyebilirim. O yüzden en az 1 ay kullanıyorum ürünleri. Baktım 1 ay sonunda ilgimi çeken başka bir ürün yok, ya da bir marka ile işbirliği yapmamışım o zaman bitirene kadar kullanmaya devam ediyorum. İş birliği ürünlerini bile sadece iş birliği süresince değil eğer sevdiysem bitirene kadar kullanıyorum, siz de görüyorsunuz Instagram’da paylaşıyorum. Genelde (boyutuna bağlı olarak değişiyor) ürünleri 3-4 ayda bitiriyorum.

Bu bir iş birliği yazısı ve bu yazıda daha ben söylemeden, bana ‘lütfen tarafsız görüşlerinizi yazın hem olumlu hem varsa olumsuz yanlarına da değinin’ diyen Dermabien markasına gerçekten çok teşekkürlerimi iletiyorum. Çünkü genelde bunu markaya söyleyen taraf ben oluyorum, ben daha söylemeden bunu teşvik ettikleri için sektördeki bir çok markaya da örnek oluşturmasını içtenlikle diliyorum.

Öncelikle Dermabien markası Dermatolog Dr. Aslı Eralp‘in kendi dermokozmetik markası. Dr. Aslı Eralp Ankara’da bulunan kendi kliniğinde, medikal cilt bakım uygulamaları yaptığı gibi hem kendi hastalarının bakım sonrası devam niteliğinde evde kullanmaları hem de diğer tüketicilerin kullanımı için kendi markası Dermabien’i yaratmış.

Dermabien sağolsun bana kendi seçtiğim ürünler dışında en çok talep gören ürünlerinden oluşan kocaman bir paket gönderdi fakat ben özellikle kendi seçtiklerimi kullandım ilk etapta. Diğer ürünleri de kullandıkça sizlerle deneyimimi ileride paylaşacağım.

Peki ben hangi ürünleri denemek istedim?

36 yaş, karma-yağlı ama kışın kuru-karma tipinde, akneye meyilli, geniş gözenekli ve lekeye müsait bir cildim olduğu için kendime Dermabien’den aşağıdaki gibi bir rutin oluşturdum, hatta Instagram’da sizlerle paylaştığım hikayeden kesit vererek göstereceğim.

1. Adım Temizleme: Acn-NON Clarifying Cleanser
2. Adım Tonik: 0.5 % Lactic Acid Lotion
3. Adım Göz Çevresi Bakım: Dermisvital Intensive Eye Repair
4. Adım Nemlendirme: Dermisvital Revitalizing Cream (Bu kremi seçmemiştim fakat paketten çıkınca tam bir rutin olması adına ekledim)
5. Adım Güneş Koruma: Dermasolar Yağlı ve Hassas Ciltler İçin Güneş Koruyucu

Acn-NON Clarifying Cleanser

Başarılı bir temizleyici formüle etmek bence zor. Bunun için mutlaka işin kimyasını bilmek gerekmiyor bence tüketici tarafından olaya yaklaşalım. Alanında çok iyi olan markaların yağlı ciltler için olan temizleyicilerinden geçmişte memnun kalmadıklarım oldu. Mutlaka seven büyük bir kitle vardır ki piyasada var olmaya devam ediyor. Fakat benim uyuşamadıklarım oldu, neden sevmedim çünkü cildim gerdi ve kuruttu. O yüzden genelde risk almamak için temizleyicilerde normal cilt ya da hassas cilt için olan temizleyicileri seçerim. Kurutma riski azdır derim, yağlı/karma cilt fazla iddialı olabilir.

Fakat yağlı/karma cilt için üretilen temizleyicileri de sevdim mi konuşmadan duramıyorum. Beni Instagram‘dan takip edenler bilir. Sık sık hikayelerde ve reelslerde yer veririm.

Acn-NON da onlardan biri. Şeffaf, jel kıvamında bir ürün. Cildimi yıkama sonrası kurutmadı ve germedi. Ayrıca, her başarılı temizleyici gibi, gözeneklerimdeki yağ filamentlerini bile temizlediğini bile görebiliyorum durulama sonrası, gözeneklerin içleri boş boş duruyor (en çok burun bölgesinde göze görülür oluyor, çenemde ise bu etkiyi göremiyorum).

İçeriğine girmeden önce ürünün çok ağır koktuğunu söyleyebilirim (çay ağacı yağı sağolsun). Hatta paketin jelatinini yırttım ama daha kutudan çıkarmadım ürün açılı olmadığı halde kokmaya başladı. Batuhan da yanımdaydı o sırada, bana diyor ki ‘Anne ne koktu? Ne koktu?’ :))

Kullandıkça kokuya alışıyorsunuz ve hiç bir zaman o ilk hissettiğim yoğunlukta hissetmedim. Özellikle cildinizde aktif akneleriniz varsa formülü tam size göre, antibakteriyel özelliği var. Dermatolog markası olunca, formüllerdeki içerikler de hedefi tam 10’dan vuruyor.

Bakalım içeriğine:

Aqua, Lauryl Glucoside, Disodium Laureth Sulfosuccinate, Cocamidopropyl Betaine, Salicylic Acid, Magnesium Laureth Sulfate , Glycerin, Coco Glucoside, Melaleuca Alternifolia Leaf Oil , Sodium PCA, Glyceryl Oleate, Panthenol , Polysorbate 20, Alpha Glucan Oligosaccharide, Bisabolol Centella Asiatica Extract, Rosmarinus Officinalis Leaf Oil, Hamamelis Virginiana Leaf Extract, Aloe Barbadensis Leaf Juice, Epilobium Fleischeri Extract, PEG/PPG-120/10 Trimethylolpropane Trioleate, Laureth-2, Dehydroacetic Acid , Benzyl Alcohol.

SLS/SLES’e göre daha az irite edici, nazik sürfaktanlar içeriyor. Fakat belirtmek lazım SLS/SLES ile de çok nazik bir temizleyici elde edebilirsiniz. Etki formülün geneline bağlı. Yani sırf SLS/SLES gördük diye ürüne tahriş edici etiketi yapıştırmamak lazım, biraz da olsa formülasyondan anlıyorsunuz. Neyse burada bu tartışmaya gerek yok için içersinde bu içerikler yok. Baştan nazik sürfaktan kullanmışlar.

Eğer durulama sonrası ciltte deposit edilebilecek (kalacak) şekilde formüle edildiyse (öyle olduğunu düşünüyorum çünkü kurutmuyor cildi) nemlendirici ve cilt bariyerini onarmaya yardımcı içerikler içeriyor (Glycerin, Sodium PCA, Panthenol, Alpha Glucan Oligosaccharide, Bisabolol, Aloe Barbadensis Leaf Juice, Epilobium Fleischeri Extract).

Surfaktanların ciltteki yağı almasının dışında yağlı/karma cildin fazla sebumu ve olası enflamasyon sorunlarını (akne) hedef almak, daha derin gözenek temizliği içinde başta Salisilik Asit ve Çay Ağacı Yağı (formüldeki INCI adıyla, Melaleuca Alternifolia Leaf Oil) kullanılmış. Gözenekler üzerinde etkili diğer içerikler Rosemarinus Officinalis Leaf Oil, Hamamelis Virgiana Leaf Extract. Bu içeriklerin asıl işlevinin temizlik sırasında yerine geldiğini düşünüyorum dolayısı ile gözenek temizliği için ayrıca bir asidi rutine dahil etmek bence gerekir. Yani bu içerikler temizleyici var diyip pas geçmemek lazım, ciltte kalıntıları kalsa bile etki mekanizmaları düşük olur. Dolayısı ile temizlik sırasında aktifler.

0.5% Lactic Acid Lotion

Bu ürün de kendi seçtiklerimden. Bayıldım! Zaten ben başlı başına laktik asidi çok seviyorum, beni takip edenler çok iyi bilir. Cildimin en iyi kabullendiği asit kendisi. Mesela başka markanın laktik asit serumunu da çok sevmiştim. Dolayısıyla Dermabien’in websitesinde gezinirken laktik asit içeren tonik görünce gözüm kapalı aldım listeye.

Karma ciltlerin laktik asidi sevmesi tesadüf değil.

Bir tür AHA olan laktik asit cildi nazikçe soyarak cilt yenileme döngüsünü hızlandıran bir molekül. Cilt lekeleri ve ince çizgiler üzerinde etkili. Kleopatra’nın meşhur süt banyosunu anlatırlar laktik asitten söz ederken, çünkü sütte bulunan bir içerik. Fakat sentetik olarak da üretiliyor ve kullanılıyor. Çok nazik bir asit, dolayısı ile özellikle Glikolik Asit ile kıyaslandığında ciltte kızarıklık ve irritasyon gösterme riski daha az. Önemli özelliklerinden biri de cildi nemli tutma özelliği. Tabii her AHA gibi cildi güneşe karşı hassaslaştırdığı için güneş koruyucu sürmeyi ihmal etmemek gerekiyor.

Gelelim bu toniğe. Zaten hassas bir molekül demiştim Laktik Asit için, formülde yüzde 0.5 oranda bulunduğu için olabilecek en nazik formda. İlk başlarda her gün kullanmadıysam da sonra bir dönem her akşam kullandım ve hiç bir yan etki görmedim. Marka zaten bu şekilde kullanımını tavsiye ediyor. Ama yine de bir parantez açmak istiyorum bazen formülü çok güçlü olan toniklerin bile her gün kullanıma uygun olarak pazarlandığını görüyorum, evet marka formüle hakim en iyisini bilir ama yine de tedbiri elden bırakmamak gerekiyor bence.

300 ml, şu ana kadar kullandığım en yüksek ml’e sahip tonik, ister pamukla isterseniz ufak bir miktar direkt elinizle uygulayabilirsiniz. Eğer her gün kullanacaksanız şunu bilmek gerekir:

Eksfoliye edici toniği pamuğa sürdüğünüzde ve silermiş gibi cildinize uyguladığınızda sadece kimyasal peeling yapmıyorsunuz, sürtünme ile beraber ufak da olsa fiziksel peeling de yapmış oluyorsunuz.

Dolayısıyla özellikle hassas bir cildiniz varsa direkt ürünü uygulamak (pamuksuz) ya da pamuğu tampon hareketlerle uygulamak bence daha iyi olacaktır. Tabii burada da şuna çok dikkat etmek lazım, pamuk ürünün bir kısmını emdiği için, elinize pamuğa damlattığınız miktarda damlatmayın, daha az olsun. Cildi fazla soymak cildi hem yıpratır, hem de yaşlandırır. Dozunda ve doğru kullandığınız asitler cildinizde harikalar yaratır, ama yanlış kullanım da sorunları beraberinde getirir. Marka sabah ve akşam kullanımı tavsiye ediyor, çünkü çok nazik bir ürün. Ama ben yine de sadece günde bir kez kullandım.

İçerik:

Aqua, Lactic Acid, Althaea Rosea Flower Extract, Hamamelis Virginiana Extract, Aloe Barbadensis Leaf Juice, Lavandula Angustifolia Flower Water, Phenoxyethanol, Ethylhexylglycerin, Disodium EDTA, Triethanolamine.

Çok minimal bir içeriğe sahip. Temel içerik, sudan sonra gördüğünüz gibi laktik asit. Diğer içerikler hem gözenekler üzerinde etkili hem de cildi yatıştırıcı etkiye sahip.

Düzenli kullanımla ciltte pürüzlerin, kapalı komedonların belirmediğini, sizi terk ettiğini fark etmeniz muhtemel. Ben de öyle oldu, cildimi aydınlatmaya da etkisi oldu. Özellikle lekeye meyilli cildiniz varsa diğer leke ürünleri ile birlikte bu toniği de rutininize eklemeyi (eğer diğer ürünlerdeki içeriklerle çatışmıyorsa) düşünebilirsiniz.

Dermisvital Intensive Eye Repair

Sanırım markanın en çok konuşulan ürünü bu. Denemesem olmazdı, zaten bayılırım göz kremlerine. Dokusu yumuşacık, çok kolay dağılıyor ve Foreo İris ile de rahat uygulanıyor.

Bazen sabahları rutinimi es geçtiğim ya da üşenip nemlendiricimi göz çevreme uygulamış olsam da her akşam istisnasız kullandım. Bence güldüğümde oluşan çizgilerde fark yaratıyor. Hala aynı sayıda çizgim olsa da gülünce o kadar derin olmadıklarını görebiliyorum. Güzel de nem veriyor ve böylece göz bölgesi daha tok duruyor. Göz çevresi için mutlaka ayrı göz kremi kullanmalısınız diyemem, kişisel bir tercih. Ama ben göz çevremin ihtiyaçları ile cildimin ihtiyaçlarının farklı olduğunu düşündüğüm için (yüzümün geri kalanının çok fazla neme ihtiyacı yok mesela karma yapıdayım çünkü ama göz çevremin kesinlikle ihtiyacı var!) göz bölgesine ayrı ürünler kullanıyorum.

Eğer özellikle de yaş itibari ile göz çevresine yatırım yapmayı düşünüyorsanız bu ürüne de mutlaka değerlendirin derim.

Ayrıca uykusuzluktan kaynaklı göz altı şişliklerini de azaltıyor.

İçerik:

Aqua, Glycerin, Isononyl Isononanoate, Caffeine, Behenyl Alcohol, Glyceryl Stearate, Sodium Acrylates Copolymer, Lecithin, Acetyl Hexapeptide-8, Sodium PCA, Methylglucoside Phosphate, Copper Lysinate/Prolinate, PEG-100 Stearate, Dimethicone, Hydrolyzed Corn Starch, Beta Vulgaris (Beet) Root Extract, Cetearyl Alcohol, Phenoxyethanol, Ethylhexylglycerin, Butyrospermum Parkii Butter, Hyaluronic Acid, Panthenol, Glycine Soja (Soybean) Sterols, Phragmites Communis Extract, Poria Cocos Extract, Aloe Barbadensis Leaf Juice, Camellia Sinensis Leaf Extract, Tocopheryl Acetate, Bisabolol, Xanthan Gum.

Burada kırışıklıklar üzerinde etki eden önemli içerikler Acetyl Hexapeptide-8 (Argireline) ve Glycerin, Water, Methylglucoside Phosphate ve Copper Lysinate/Prolinate içeriklerinden oluşan Neodermyl®. Argireline botoks gibi çalışan bir peptit, SNAP25 reseptör proteinine etki ediyor, kasların hareketlerinin sınırlanırılmasıyla yerleşmelerini ve yeni oluşumları engelliyor. Neodermyl® içeriği ise tedarikçiye göre sadece 15 gün içerisinde dermisteki fibroblastları uyararak cildin kolajen ve elastin üretmesini sağlıyor. 15 gün gibi net bir süreyi gözlemlememiş olsam da uzun vadeli kullanımında faydasını gördüm, kırışıklıklarımın gülünce daha az içeri çöktüğünü gözlemledim.

Formüldeki bitki ekstratları ise genelde cildi yatıştırıcı ve antioksidan özellikte bulunuyor.

Dermisvital Revitalizing Cream

Bu kremi daha önce dediğim gibi kendim seçmemiştim çünkü cildime daha hafif nemlendiricileri tercih ediyorum. Bu tarz daha yoğun kremleri ise az sürdüğümde etki alıyorum. İlk başlarda kullanmadım bu yüzden. Fakat şimdi havaların soğuması ile birlikte, çok az miktarda nem açısından çok iyi verim alıyorum. Bu kremi özellikle de cildi benden daha kuru olan ve kırışıklıkları için ürün kullanan anneme önerdim. Bana fazla gelmeye başladığı an kendisine vereceğim, fayda göreceğine inanıyorum.

Kırışıklıklar için özel bakım arıyorsanız, kırışıklıklarınızı görmeye başladığınız 30’lu yaşlardan sonra bence 50-60’lara kadar kullanılır. Neden bunu söylüyorum çünkü bazı markaların birden fazla anti-aging line’ı oluyor, daha genç ciltlerdeki kırışıklıklara etki eden ürünleri daha ileri yaş için yetersiz kalıyor. Fakat özellikle Neodermyl® içeriği ile ben ileri yaş grubunun da faydasını görebileceğini düşünüyorum. Bakalım annem üzerinde etkisini test edeceğiz.

Yeni kullanmaya başladığım için iyi bir nem vermesi dışında deneyimim daha az o yüzden direkt içeriklere geçelim.

İçerik:

Aqua, Glycerin, Isononyl Isononanoate, Behenyl Alcohol, Glyceryl Stearate, Sodium Acrylates Copolymer, Lecithin, PEG-100 Stearate, Dimethicone, Cetearyl Alcohol, Acetyl Hexapeptide-8, Sodium PCA, Ribose, Phenoxyethanol, Ethylhexylglycerin, Butyrospermum Parkii Butter, Hydrolyzed Corn Starch, Beta Vulgaris (Beet) Root Extract, Panthenol, Methylglucoside Phosphate, Copper Lysinate/Prolinate, Hyaluronic Acid, Ascorbyl Tetraisopalmitate, Parfum, Glycyrrhiza Glabra Root Extract, Glycine Soja (Soybean) Sterols, Calendula Officinalis Flower Oil, Phragmites Communis Extract, Poria Cocos Extract, Tocopheryl Acetate, Bisabolol, Xanthan Gum.

Yine bana göre önemli içerikleri koyu yaparak formülde belirttim. Yukarıda bahsettiğim Neodermyl®’in yanı sıra, türev C vitamini (Ascorbyl Tetraisopalmitate), E Vitamini, kırışıklıklar üzerinde etki eden Ribose ve nem çekici Hyaluronik Asit.

Dermasolar Yağlı ve Hassas Ciltler İçin Güneş Koruyucu

Ve son adım, en önemli adımlardan birisi güneş koruyucu! Bu hibrid özellikte bir güneş koruyucu, yani hem kimyasal hem de fiziksel (Titanyum Dioksit ve Çinko Oksit) UV filtreleri içeriyor.

Dr. Aslı Eralp Hocam ile Youtube için bir video çekmiştik. İzlemeyenler için linkini heme aşağıya bakıyorum.

Bu keyifli çekim de Dr. Aslı Eralp Hocam bu güneş koruyucu için bir güneş koruyucudan fazlası demişti. Formülüne bakarsanız gerçekten öyle. Sadece bu bir güneş koruyucu demek yetersiz kalır.

İlki, yağlı ciltler için özel olarak ayrı bir güneş koruyucu formüle etmek çok değerli. Genelde güneş koruyucular cilde fazla geldiği ve daha fazla yağlanma yapıp akne tetiklediği için özellikle yağlı ciltler mesafeli yaklaşırlar. Bu yüzden direk bu cilt tipinin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak formüle edilmiş olması önemli. Hassas cilt kısmı da önemli, nitekim çoğu hassas cilt kimyasal filtreleri tolere edemeyebilir. Bu hibrid bir koruyucu olduğu için fiziksel güneş filtrelerinin de eklenmesi daha fazla kimyasal filtre kullanma ihtiyacını ortadan kaldırmış.

Ürün içerisinde Çinko Oksit olduğu için ilk sürdüğünüzde ciltte gözle görülür beyazlık bırakıyor. Zaman içerisinde o görünüm, tamamen kaybolmasa da, büyük ölçüde azalıyor. İçerisinde lekelere de iyi gelen içerikler bulunması, rutinde diğer leke karşıtı ürünlere ek olarak bir güvence sağlıyor. Cildimi çok iyi korudu, korumasına ve yağlanma yapmamasına tam puan veriyorum. Bir de ürün yağlı ciltler için olduğundan dolayı göz çevreme sürüp sürmemekte şüphe ettim açıkcası. Göz çevremi kurutmasını istemedim. Fakat öyle bir etki olmadı, göz çevreme de kullandım.

Öte yandan ürünün geliştirilebilecek tarafının olduğunu düşünüyorum. Mesela ürünün ciltte yayılması daha konforlu olabilirdi. Yapısı kaygan olsa da yoğunluğundan ötürü ürünü uygularken biraz daha eşit dağıtmaya özen göstermek gerekiyor.

Bir de ambalajı hava geçirmiyor olmasından ötürü çok başarılı. Fakat ben de şöyle bir sorun oldu ürünün ağzında güneş koruyucu kalmış, tam alamamışım, ve bu zamanla birikmiş ve kurumuş. Daha sonra uygularken bu kalıntılar elime geldi, kuruduğundan pürüzlü bir yapısı vardı. Onu cilde sürmemek gerekiyor. O yüzden ürünün ağız kısmında ürün kalmamasına dikkat edin, kalırsa peçete ile mutlaka silin.

Gelelim içeriklerine:

Aqua, Ethylhexyl Methoxycinnamate, Diethylamino Hydroxybenzoyl Hexyl Benzoate, Ethylhexyl Salicylate, Titanium Dioxide, Glycerin, C12-15 Alkyl Benzoate, Cyclopentasiloxane, Ethylhexyl Triazone, Dicaprylyl Carbonate, Bis-Ethylhexyloxyphenol Methoxyphenyl Triazine, Glyceryl Stearate, Dimethiconol, Lepidium Sativum Sprout Extract, Soy Isoflavones, Polysorbate 80, Ceteareth-20, Ceteareth-12, Cetearyl Alcohol, Cetyl Palmitate, Potassium Cetyl Phosphate, Propylene Glycol, Caprylic/Capric Triglyceride, Zinc Oxide, Sodium PCA, Hydrolyzed Corn Starch, Beta Vulgaris (Beet) Root Extract, Scenedesmus Rubescens Extract, Phenoxyethanol, Ethylhexylglycerin, Dimethicone, Panthenol, PEG-100 Stearate, Phragmites Communis Extract, Poria Cocos Extract, Ascorbyl Tetraisopalmitate, Ubiquinone, Sodium Hyaluronate, Tocopheryl Acetate, Melaleuca Alternifolia(Tea Tree) Leaf Oil, Bisabolol, Sodium Acrylates Copolymer, Hydrogenated Polydecene, Phospholipids, Polyglyceryl-10 Stearate, Helianthus Annuus (Sunflower) Seed Oil, Xanthan Gum, Ceramide 3, Tetrasodium EDTA, Parfum, Polyhydroxystearic Acid, Chlorphenesin.

Özellikle lekeler üzerinde etki eden Lepidium Sativum Sprout Extract (melanin üretimini baskılar), Soy Isoflavones, Ubiquinone (Coenzyme 10 olarak bilinir) ve C vitamin türevi Ascorbyl Tetraisopalmitate formülde kullanılmış.

Eğer hem lekeye müsait cildiniz varsa ve yağlı/karma yapıdaysa değerlendirebileceğiniz çok yönlü bir güneş koruyucu.

Dermisvital Hydrating Serum

Bu serumu neden sona ekledim ve en başta bahsetmedim açıklayayım. Kendi rutinimi oluştururken henüz bu ürün daha yoktu. Dermabien yeni ürünler lanse etti, Retinol ve Hyaluronik Asit serum. Ben rutin oluşturduktan sonra yeni ürünleri çıkınca, rutine dahil etmesi daha kolay olduğu için Hyaluronik Asit serumunu denedim ve sizlerle paylaşmak istedim.

Retinol serumu henüz denemedim, Retinol’ü rutine dahil edince rutini baştan değiştirmek gerekiyor bence. Nazik temizleyiciye, daha yoğun nemlendiriciye geçiş, asitlerin rutinden azaltılması ya da elenmesi gibi. O yüzden rutini değiştirmeden Hyaluronik Asit serumu kolayca deneyebildim. İleride Retinol serumunu deneyince ileride sizlerle paylaşırım mutlaka.

Şimdi direkt ürünün etkisi ve formülünden önce bir pazarlama alanında uzmanlaşan bir doktora adayı olarak işin marka felsefesi kısmına girmek istiyorum. Benim burada gördüğüm farklı cilt tiplerine özel ürünler çok yönlü çalışıyor. Mesela yağlı cilt ürünü aynı zamanda enflamasyonu da hedef alıyor, ya da yağlı ciltte akne görülme olasılığı yüksektir o zaman leke olasılığı da vardır, o yüzden mesela lekelere iyi gelecek içerikler de içeriyor. Normalde Hyaluronik Asit (bundan sonra HA olarak bahsedeceğim) cilde nem hapsetmek için kullanılır. Fakat bu serumu yaşlanma karşıtı serinin içerisine koyarak aslında nemlendirmeden öte antioksidan görevi görmesi için başka önemli içerikler de dahil edilmiş. Genelde HA serumları, kuru ciltler kategorisinde görürüz.

Dolayısı ile cilt sorunlarını tek tek ele alan bir marka değil, olaya daha bütünsel yaklaşan bir marka görüyorum ben burada.

İçerik:

Aqua, Ethyl Ascorbic Acid, Niacinamide, Glycerin, Hyaluronic Acid, Hydrolyzed Corn Starch, Panthenol, Phragmites Communis Extract, Poria Cocos Extract, Saccharide Isomerate, Sodium Hyaluronate Crosspolymer, Hydrolyzed Glycosaminoglycans, Sodium Hyaluronate, Hydrolyzed Hyaluronic Acid, Hydroxyethylcellulose, Tocopheryl Acetate, Althaea Officinalis Root Extract, Propanediol, Hamamelis Virginiana Leaf Extract, Camellia Sinensis Leaf Extract, Phenoxyethanol, Ethylhexylglycerin, Citric Acid, Sodium Citrate.

Yine kendime göre yıldız içerikleri formülde koyu ile belirttim. İçerisinde 5 faklı moleküler ağırlıkta HA kullanılmış. Ayrıca C vitamini, Niasinamid, E Vitamini ve yatıştırıcı içerikler de formülde bulunuyor.

Youtube’da izleyebileceğiniz videoda, Dr. Aslı Eralp Hocam’a içerisinde C vitamini olduğu için lekeler üzerinde de etki edip edemeyeceğini sormuştum.

Cevabı cilde aydınlık görünüm vereceği ama leke sorunu için asıl olarak markanın Melacure serisinin tercih edilmesi gerektiğini belirtti.

Melacure serisi ile birlikte nem için bu serum kombinlenebilir.

HA serumlarda köpürme problemi olabiliyor. Bu kullanım konforunu bozuyor, yoksa ürünün etki etmesinde bir problem oluşturmuyor. Yani elinizde HA serumu varsa ve köpürüyorsa dert etmeyin. Hatta önerim köpürmenin azalması için önden tonik kullanın. Bu serum ise köpürmüyor, bu çok hoşuma gitti. Cildi nemlendirdiği için hafif ince çizgileri de doldurduğunu göreceksiniz. Fakat HA serumlarda bu etki kalıcı değildir hatırlatmakta fayda var.

Bu serumu nem ve antioksidan desteği için kullanabilirsiniz. Hatta antioksidan için ayrı ürün kullanma da gerektirmeyeceği için daha minimal bir rutin oluşturabilirsiniz. Komedojenik olmadığı için benim gibi karma/yağlı ciltler de rahatlıkla kullanabilir.

Ve yazının sonuna geldik. Bilmiyorum hepsini okudunuz mu, yoksa sadece ilginizi çeken başlıklara mı göz attınız, hangi şekilde tercih ettiyseniz umarım size faydası olmuştur.

Bu konuda bir de Youtube videosu çektim. İzlemek isterseniz linki bırakıyorum.

Sevgiler,

Ceyda Sinağ